- içine yerleştirilmiş
- adj. inlying
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
kaleydoskop — is., bu, Fr. kaléidoscope Bir ucu buzlu camla kapatılan, metal veya mukavvadan bir boru içine yerleştirilmiş aynaların aracılığıyla, boru içine konulmuş renkli küçük cisimlerin ve görüntülerin oluşturduğu çeşitli biçimleri gösteren araç, çiçek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
dil — 1. is. 1) Ağız boşluğunda, tatmaya, yutkunmaya, sesleri boğumlamaya yarayan etli, uzun, hareketli organ, tat alma organı Ağzımı dolduran kocaman dil, kelimelere yer bırakmıyor ki... Y. Z. Ortaç 2) Birçok aletin uzun, yassı ve çoğu hareketli… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gömme dolap — is., bı, mim. Duvarın içine yerleştirilmiş dolap, yerli dolap … Çağatay Osmanlı Sözlük
kargaburnu — is., tek. 1) Uçları karga gagası gibi kıvrık olan araçların ortak adı 2) Tel bükmekte kullanılan ve uçları sivri koni biçiminde olan metalden bir tür kıskaç 3) Sanayide küçük ve yuva içine yerleştirilmiş vidaları sökmeye yarayan ince, uzun ağızlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kontrol kalemi — is. Herhangi bir elektrik devresinin açık veya kapalı olduğunu içine yerleştirilmiş küçük bir lambanın yanıp sönmesiyle gösteren, ucu tornavidalı, kalem biçiminde araç … Çağatay Osmanlı Sözlük
bilyeli yatak — is., ğı Bisiklet, otomobil vb. taşıtların tekerleklerinde sürtünmeyi azaltmak amacıyla içine çelik bilye yerleştirilmiş bölüm … Çağatay Osmanlı Sözlük